Bağımsız bilirkişi raporu 'Keşif yapılabilir' dedi

43 madencinin şehit olduğu ve 7'si tutuklu, 23 kişinin yargılandığı Amasra maden faciasının Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davanın 7. Duruşması başladı. Duruşma öncesi Adliye önündeki açıklamada CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, 'Buranın Adalet Bakanı şunu da bilsin ki gerçek sorumlular hesap verene kadar biz bu işin sonunu bırakmayacağız. 10 yılın ardından Soma'da soruşturma izni çıktı. Adalet Bakanı da herkes de şunu bilsin ki biz Amasra faciasında bunun yaşanmaması için elimizden geleni yapacağız' diyerek yine Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a yüklendi. Davanın 7. Duruşmasında bağımsız bilirkişi tarafından hazırlanan keşif raporunun incelenmesi ve mahkemenin keşifle ilgili bir karar vermesi bekleniyor.

Bağımsız bilirkişi raporu 'Keşif yapılabilir' dedi

43 madencinin şehit olduğu ve 7'si tutuklu, 23 kişinin yargılandığı Amasra maden faciasının  Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davanın 7. Duruşması başladı. Duruşma öncesinde, şehit madenci aileleriyle birlikte davayı takip eden CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ile  Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır açıklamalarda bulundu. Maden faciasının asıl sorumlularının Bartın’da yaşamadığını kaydeden Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır “14 Ekim’den bu yana her zaman her davanın takipçisi olacağımızı söylemiştik. Bugün yine sürecin takipçisi olmak üzere şehit madencilerimizin aileleri ve yoldaşlarımızla buradayız.  Her zaman söylediğimiz gibi bu facianın, katliamın esas sorumluları Bartın’da yaşamıyor. Bu yönetim anlayışının, liyakat gözetilmemesinin ve kaynak ayrılmayışının sonuçlarını 43 can kaybederek yaşadık. Ailelerimizin yanında ve halen Türkiye’nin dört bir yanında madene girerek çalışan tüm madencilerimizin yanında durmaya devam edeceğiz” dedi.  

Şehit madenci babası: “Bir sefer hükümet kanadından bize açıklama yapılmadı”

Şehit madenci Rasim Bodur’un babası ise “Çocuklarımız göz göre göre madene girdi. Suçlular belli ama bizim adaletimiz hala yerini bulmadı. Bizi burada yalnız bırakmayan herkese teşekkür ederim. Bir sefer burada hükümet kanadından gelip de burada bize bir açıklama yapılmadı. Biz sadece CHP’nin mi vatandaşıyız? Biz her zaman burada hakkımızı arayacağız. 2 sefer kalp krizi geçirdim. Eşim diyaliz hastası. Çocuğumuzu kaybettikten sonra bir sefer bağlandığı makinaya şimdi 3 sefer bağlanıyor. Biz hakkımızı istiyoruz. Çocuklarımızın hakkını istiyoruz. Torunlarımız yetim kaldı. Bunun hesabını kim verecek? Yetkililer bunun hesabını versin” sözleriyle bir kez daha oğlu ve çocukları için adalet istedi.

Dava avukatı: “Mahkeme bağımsız bilirkişi incelemesi istedi”

Davayı takip eden avukatlardan biri de yaptığı açıklamada davanın 6. Duruşmasında mahkemenin ara kararla bağımsız bilirkişi raporu istediğini ifade ederek davada gelinen noktayla ilgili şu bilgileri verdi:

 “Amasra maden katliamının 7. Celsesi görülecek bugün. Geçtiğimiz celsede ara kararla mahkeme keşif işleminin bağımsız iki kişiyle yapılmasını değerlendirmişti. Bu bilirkişi celse arasında raporlarını sundular. Mevcut gaz ölçümlerinden aldıkları analizlerle birlikte ocağın keşfe hazır olduğunu ve barajların açılıp hazırlanabileceğini yazdılar. Bu raporda iki uyarı vardı. Birincisi sıcaklık değerleri konusunda ATİM ölçüm yapmadığı için o konuda bir değerlendirme yamayacaklarını söylediler. İkinci mesele ise -400 kotunda çalışan özel işletmenin yaptığı çalışmalarla birlikte koordineli bir şekilde çalışmaların yürütülmesi gerektiğini söylediler.

“Bilirkişi raporu “ocak keşfe hazır” diyor”

Tabi bu durum bize şunu gösterdi. Aylardır benzer gaz değerleri gösterilirken ATİM yetkilileri bize ocağın keşfe hazır olmadığını, barajların açılamayacağını söylüyorlardır. Fakat bağımsız bilirkişilerin bağımsız yaptığı değerlendirme bize barajların açılabileceğini gösterdi. Aylardır dosyanın bu şekilde uzatıldığını da öğrenmiş olduk. Yargılama bu celsede daha çok keşif üzerinden gidecek ve sonucunda da bir keşif kararı alınmasını umuyoruz.”  

Bankoğlu: “Faciasının üzerinden 522 gün geçti”

Her duruşma öncesi bu duruşmada da açıklamalarıyla Bartınlı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç başta olmak üzere AK Parti ve onun Bartın’daki temsilcilerine yüklenen CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu şöyle konuştu:

“Maden faciasının üzerinden bugün tam 522 gün geçti. 1,5 yılı aştı. Maden şehidi ailelerimizin hiçbirisinin acısı dinmedi. Maden şehidi ailelerimiz bir nebze olsun adalet yerini bulsun acımız biraz hafiflesin diye bekliyorlar. Onlarla birlikte bekliyoruz. Sürecin en başından beri takipçisiyiz. Bugün de burada duruşmayı izlemeye, onların yanında olmaya devam edeceğiz. Fakat biliyorsunuz sadece maden faciasının ardından tüm sorumluların yargılanmasını bekliyoruz. Başından beri bunun çağrısını yapıyoruz. Başından beri kim sorumluysa tüm sorumluların yargı önünde hesap vermesi gerektiğini söylüyoruz.

“Adalet Bakanı bilsin sorumlular hesap verecek”

 Biz başından beri 1,5 yıldır aynı şeyi tekrarlıyoruz. Amasra maden faciası göz göre göre gelmişti. Liyakatsız atamaların sonucunda, üretim baskılarının sonucunda, yönetimsizlik, plansızlık sonucunda maden faciası göz göre gelmiştir. O yüzden bu bir kaza değildir, cinayettir. Ön görülebilir ve önlenebilir her kazanın cinayet olduğunu söylüyoruz. Şunu da unutmayalım tüm sorumlular adalet önünde hesap versin diye ailelerimizin çığlıklarını duysunlar istiyoruz. Buranın Adalet Bakanı şunu da bilsin ki; gerçek sorumlular hesap verene kadar biz bu işin sonunu bırakmayacağız.

“Görevi kötüye kullanma değil, olası kast vardır”

Bazı müfettişler ve TTK yöneticileriyle ilgili soruşturma izni 16 ay sonra çıktı. Görevi kötüye kullanmadan dolayı çıkan soruşturma iznini de kabul etmiyoruz. Burada bir olası kast vardır. Olası kast üzerinden bu yargılamanın yapılması gerekir. Buradan bunu bir kez daha hatırlatıyoruz. 16 ay sonra çıkan soruşturma iznini kabul etmiyoruz. Bu işin takipçisiyiz ve bu takibi asla bırakmayacağız. Türkiye’de her gün en az 5 iş cinayeti oluyor. AKP’li yıllarda en az 32 bin iş cinayeti oldu. Her hafta bir Amasra, her ay bir Soma oluyor bu ülkede. Bu yüzden kader, fıtrat diyerek bu işten sıyrılamazsınız.

Makam araçlarınızla cenazeler gelip boy boy fotoğraf, görüntü verip daha sonra bir gün buraya ne hükümet yetkilisi, ne AKP milletvekili ne de AKP’li bakan geldi. Bu hepimizin davasıdır. Ama bu sadece Amasra ve Bartın’ın acısı değildir. Biz Soma’yı yaşadık. Kozlu’yu yaşadık. Tüm Türkiye’de her gün işçilerimiz hayatını kaybediyoruz.

“Amasra faciasının üzerinden Soma gibi 10 yıl geçmeyecek”

Bu hepimizin acısı. Bu yüzden bu davaya hepimiz sahip çıkmak zorundayız. Ayrıca bugün Soma faciasının üzerinden geçen 10 yılın ardından Soma’daki soruşturma izni çıkan kamu yetkili 28 kişinin yargılaması bugün başlıyor. Adalet Bakanı da herkes de şunu bilsin ki biz Amasra faciasında bunun yaşanmaması için elimizden geleni yapacağız. Çağrılarımızı yapacağız. Buradaki eksiklikleri tekrarlamaya devam edeceğiz.”

Keşif kararının çıkması bekleniyor

Davanın 7. Duruşmasında bağımsız bilirkişi tarafından hazırlanan keşif raporunun incelenmesi ve mahkemenin keşifle ilgili bir karar vermesi bekleniyor. Davanın iddianamesinde tutuklu Amasra Müessese Müdürü Müessese Müdürü, İşletme Müdürü, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi ve Başmühendis  hakkında 42 kez "olası kastla öldürme" suçundan 840 yıldan 1050 yıla kadar, 4 kez "olası kastla yaralama" suçundan da 4 yıl 16 aydan 12 yıla kadar olmak üzere toplam 844 yıl 16 aydan 1062'şer yıla kadar hapis cezası isteniyor. Davadaki diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkların hakkında ise, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep ediliyor.